ABD’de “Kongre binası baskını” davası: Milli yüzücüye 6 ay ev hapsi
6 Ocak 2021’deki Kongre baskınıyla ilgili yargılandığı mahkemede suçunu itiraf eden ve yetkililerle işbirliği yapmayı kabul eden Keller’in cezası açıklandı.
Bölge Hakimi Richard Leon, milli sporcuyu 6 ay ev hapsinin yanı sıra 3 yıl denetimli serbestlik ve 360 saat kamu hizmetiyle cezalandırdı.
Mahkeme belgelerinde, savcılar, Kongre binasında ABD Ulusal Marşı’nı söyleyen isyancılar korosuna katılan sporcunun, dışarıya çıkmamak için direndiğini ve bir polis memurunu sarstığını ifade etti.
Ayrıca mahkemeye delil olarak sunuların videolarda Keller’in dönemin Demokrat Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi ve Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer’e yönelik küfürlü tezahüratlar yaptığı görüldü.
KONGRE BİNASI BASKINI
ABD’de aşırı sağcı gruplar ve Trump destekçileri, 6 Ocak 2021’de, 3 Kasım 2020 seçiminin sonuçlarının onaylanması oturumunun yapıldığı Kongre binasını basmıştı.
Baskında 1’i polis 5 kişi hayatını kaybetmişti. Baskın nedeniyle halkı isyana teşvikten azil istemiyle yargılanan eski ABD Başkanı Donald Trump, Şubat 2021’de Senato’daki oylamada aklanmıştı.
Temsilciler Meclisi’ndeki Demokratlar, Cumhuriyetçilerin itirazına rağmen bir komite kurulmuş ve olayı soruşturmaya başlamıştı.
Komite, Trump’ın “isyanı tetiklemek, isyana yardım etmek ve buna ortam hazırlamak”, “resmi bir süreci engellemeye çalışmak”, “ABD’nin düzenini bozmak için komplo kurma”, “yanlış açıklama yapmak suretiyle komplo kurma” gibi suçları işlemiş olabileceği sonucuna varmıştı.
“6 OCAK KONGRE BİNASI BASKINI” DAVASI
Eski Başkan Trump, 1 Ağustos’ta Washington DC Bölge Mahkemesine sunulan 45 sayfalık iddianamede, 2020 başkanlık seçimlerine müdahale etmekle suçlanmıştı.
2020 başkanlık seçimi sonuçlarını kendi lehine değiştirme girişimine ilişkin yürütülen “6 Ocak Kongre binası baskını” soruşturmaları kapsamında hazırlanan iddianamede Trump’a 4 suçlama yöneltilmişti.
Suçlamalar, “ABD’yi yanıltmak için komplo kurma”, “resmi bir soruşturmayı engellemek için komplo kurma”, “resmi bir soruşturmayı engellemeye teşebbüs” ve “seçmenlerin anayasal haklarını kullanmalarını engellemek için komplo kurma” iddialarını içeriyordu.