Filistin Eylem Komitesi, İsrail Başkonsolosluğu’na yürüdü: İsrail’le ticaret yapan sermayedarlar soykırımın ortağıdır
Filistinli kurumların çağrısı üzerine dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de eylemler yapıldı. Filistin Eylem Komitesi, İsrail’in İstanbul Başkonsolosluğu’na yürüyüş düzenledi.
Evrensel gazetesinin haberine göre, Filistin’deki işgale ve soykırıma son verilmesi istenen eylemde, Türkiye’nin İsrail’le diplomatik, askeri ve ticari tüm ilişkilerin kesmesini talep eden sloganlar atıldı.
“İşbirlikçi sermaye hesap verecek”, “NATO’dan çıkılsın İncirlik üssü kapatılsın”, “Filistin’e özgürlük İsrail’e boykot” sloganlarının atıldığı yürüyüşün ardından konsolosluk önünde yapılan açıklamada, Filistin halkının 76 yıldır süren işgale direndiği için son 300 gündür soykırıma uğradığı belirtildi.
‘İSRAİL HAPİSHANELERİNDEKİ BİRÇOK FİLİSTİNLİNİN AKIBETİ BİLİNMİYOR’
İsrail’in, Filistin’e bombalar yağdırıp suikastlarla direniş liderlerini hedef aldığı ifade edilen açıklamada, “Aynı zamanda çocuk, yaşlı, kadın, erkek ayırmadan esir aldığı binlerce Filistinliye cezaevlerinde işkence ederek insanlık suçu işliyor. Şu anda işgal hapishanelerinde tutulan Filistinlilerin sayısı 9 bin 960’a ulaşmış durumda. Birçok Filistinli ise kayıp ve akıbetleri bilinmiyor. 7 Ekim’den bu yana İsrail’deki askeri tesisler ve cezaevlerinde en az 53 Filistinli tutsak korkunç işkencelerle öldürüldü. İşgal devleti tüm Filistin coğrafyasında gözaltı ve işkenceyi yaygın şekilde uygulayarak Filistin halkının onurlu direnişini cezalandırmak istiyor” denildi.
‘TÜRKİYE’DEKİ İNCİRLİK VE KÜRECİK ÜSLERİ, İSRAİL’E ANLIK İSTİHBARAT SAĞLIYOR’
İsrail’in katliamlarını kendisine destek veren ve ilişkilerini sürdüren ülkelerden aldığı güçle sürdürdüğü vurgulanan açıklamada, Türkiye’deki İncirlik ve Kürecik üslerinin İsrail’e istihbarat sağladığı hatırlatıldı.
Azerbaycan devletinin enerji şirketi SOCAR’ın BOTAŞ aracılığıyla İsrail’e petrol sattığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“İşgal devletinin 7 Ekim’den sonra soykırım boyutuna ulaşan saldırılarını mümkün kılan şey; işgal devletine sağlanan askeri, ticari ve siyasi desteklerdir. Bu noktada ABD ve müttefikleri başı çekmektedir. Fakat Türkiye devleti ve sermaye gruplarının da bu soykırımda önemli bir payı vardır. Türkiye’de bulunan İncirlik ve Kürecik üsleri, işgal devleti İsrail’in kendini savunması için anlık istihbarat sağlamaktadır. Türkiye’nin işgal devletiyle imzaladığı ‘Savunma İş birliği Anlaşması’ hâlâ feshedilmemiştir. Türkiye’nin işgal devletiyle imzaladığı Serbest Ticaret Anlaşması da hâlâ yürürlüktedir.
Üstelik işgal devletiyle kesildiği söylenen ticaretin üçüncü ülkeler aracılığıyla yapıldığı görülmektedir. Azerbaycan’ın devlet şirketi SOCAR tarafından tonlarca petrol, BOTAŞ aracılığıyla Türkiye üzerinden İsrail’e ulaştırılmaktadır. Bu petrol işgal ve soykırımın sürdürülmesine katkı sağlamaktadır. İsrail’deki en büyük Türk yatırımcı Zorlu Holding, ortağı olduğu enerji santraliyle, işgal rejiminin ‘Savunma Bakanlığı’ dahil işgalci kurumlara elektrik temin ediyor. Yılmazlar İnşaat, Filistinlilerin alıkonulduğu işgal devleti karakollarını inşa ediyor. Kâr hırsından başka ilahları olmayan sermayedarlar Filistin’de yaşanan soykırımın ortağıdır.”
(ALINTI)